Haber: Nurgül Yılmaz Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Manisa İl Temsilciliği, 24 Temmuz Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü kapsamında basın mensuplarına özel kahvaltı programı düzenledi. Çalışmaları sadece Manisa ile sınırlı kalmayan Manisa AKUT gönüllüleri çok sayıda deprem, yangın ve kurtarma çalışmasında sayısız insan ve canlının hayatını kurtararak büyük bir başarıya imza attı. Programa Manisa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ali Filizkan da katıldı. AKUT Manisa Ekip Lider Yardımcısı Ali Ümit Başkaplan, Manisa basınına AKUT’a verdiği desteklerden dolayı teşekkür etti.AKUT Manisa İl Temsilciliği'nde gerçekleşen programda Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü'nün yanı sıra; Manisa'da yaptıkları arama ve kurtarma operasyonlarından bahseden AKUT Manisa İl Temsilciliği Lider Yardımcısı Ali Ümit Başkaplan, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde aktif rol aldıklarını kaydetti. AKUT TÜRKİYE'NİN İLK GÖNÜLLÜ ARAMA KURTARMA DERNEĞİ Türkiye'nin ilk gönüllü arama kurtarma derneği olan ve adını 1999 yılındaki Marmara Depremi ile tüm dünyaya duyuran AKUT, Manisa'daki 100 gönüllüsü ve bağışçıların sağladığı yardımlarla tedarik edilen malzemeleriyle her an arama kurtarma çalışmalarına hazır bir durumda bekliyor.
Yüzde 100 gönüllülük esasıyla işleyişine devam eden AKUT, Türkiye'deki izin almadan yardım toplayabilen az sayıda kuruluştan biri olarak mali kaynağını bağışlardan sağlıyor. Bu sayede imkanlarını, teknik alt yapı ve ekipmanlarını iyileştirerek her geçen gün daha çok cana el uzatan AKUT Manisa Derneği ise 100 gönüllüsü ile 13 yıldır Manisa'da hizmet veriyor.KAHRAMANMARAŞ DEPREMİNDE 1 HAFTA GÖREV YAPTILARAKUT Manisa Ekip Lideri Kürşat Satıoğlu'nun yurtdışında olmasından dolayı katılamadığı toplantıda bir konuşma yapan AKUT Manisa Ekip Lider Yardımcısı Ümit Başkaplan yaptıkları çalışmaların tamamen gönüllülük esasına dayalı olduğunu ve çalışmaların mali kaynağının ise kendilerine yapılan bağışlarla karşılandığını söyledi. Manisa'da 13 yıldır hizmet verdiklerini ve birçok kurtarma çalışmasında ön saflarda yer aldıklarını kaydeden Başkaplan, "Şuan 100'e yakın gönüllümüz var. Çok sayıda operasyona katıldık. Kahramanmaraş depreminde 1 hafta görev yaptık. İzmir'de, Sabuncubeli'nde meydana gelen yangınlarda görev aldık. 13 yıldır buradayız ve operasyonlara katılıyoruz. Kendimizi tanıtmak amaçlı bir aradayız. Operasyonlar dışında seminerler vererek insanları afetlere karşı bilinçlendirmeye çalışıyoruz. Özel kuruluşlar olabilir, okullar olabilir. Özellikle bu bilinçlendirmeye ufak çocuklardan başlamak için okullarda seminerler veriyoruz. 112 gibi bir acil çağrı kodumuz yok ihtiyaç olduğunda 112 üzerinden bizlere ulaşılabiliyor. AKUT içerisinde herkesin yapabileceği bir görev mutlaka var. Herkes buraya gönül rahatlığı ile gelebilir. Herkesin katabileceği bir şeyler mutlaka vardır." dedi. MAHSUR KALAN HAYVANLARI DA KURTARIYORLARÇalışmalarında sadece insan değil çok sayıda mahsur kalan hayvanı da kurtardıklarını aktaran Başkaplan tüm bu çalışmaları kendilerine destek veren bağışçılar sayesinde ara vermeden devam ettirebildiklerini anlattı.
AKUT’UN LOJİSTİK MERKEZİNDE DE MALZEMELERİN TANITIMINI YAPTILARAçıklamasının ardından derneğin lojistik merkezinde de malzemelerin tanıtımını yapan Başkaplan şunları söyledi: "Bizim belirli bir düzenimiz var lojistik merkezimizde. Her şey bir düzen içinde. Bunun nedeni de herhangi bir operasyona giderken bir kargaşa yaşamamak. Bu malzemelerin hepsi bağışlarla gelen malzemeler. Bize gelen bağışlar, genel merkeze gelen bağışlar ve genel merkezden bize gelen bağışlarla tedarik edilen malzemelerle afetlere karşı hazırlıklı bir şekilde teyakkuz halinde bekliyoruz."EĞİTİMSİZ ASLA GÖREVE ÇIKMIYORLARArama ve kurtarma operasyonlarında eğitim almayan gönüllülerin görev almadığını kaydeden Başkaplan, “Biz, AKUT Arama Kurtarma Derneği olarak en hassas olduğumuz konu liyakat ve eğitimdir. Bugüne kadar görmüş olduğunuz ve bundan sonra - her ne kadar görmenizi istemesek de- hayatın bir gerçeği olan afet ve acil durumlarda görecek olduğunuz desteğimizi, tamamen eğitimlerini tamamlamış ve liyakatlı gönüllerle yürütmekteyiz. AKUT'da hiçbirimiz eğitimini tamamlamamış olduğumuz bir operasyona katılamayız. Bu konu, kendi iç yönetim sistemimiz tarafından da operasyon başlangıcı ve sonunda kontrol edilerek takibi yapılmaktadır. Ekip olarak çok sayıda görev almaktayız. Operasyonlarda ilk önce kendi can güvenliğimizi sağlayarak kurtarma işlemlerini gerçekleştiriyoruz. Bu zamana kadar ekibimizden ve AKUT genelinde böyle bir sorun yaşamadık. Manisa'da 100'e yakın gönüllü bulunuyor. İnsanlarımızı afetler konusunda bilinçlendirmeye çalışıyoruz. AKUT gönüllüsü olan herkesin ilk yardım sertifikası bulunuyor. Kendimiz de eğitimler veriyoruz. Eğitimlerimizi almayan gönüllülerimiz asla arama ve kurtarma operasyonlarına çıkmıyor” dedi. GAZETECİ CÜNEYT HASÇELİK TIRMANMA DUVARINI TECRÜBE ETTİAKUT gönüllüleri daha sonra; Manisa basınından gönüllü 2 gazeteciyi düz duvara tırmandırarak, hayat kurtarma çalışmalarında yaptıkları işin, ne kadar meşakkatli olduğunu gazetecilerinde tecrübe etmesini sağladı.Düz duvara tırmanma cesareti gösteren ilk gönüllü gazeteci, Manisa Manşet Gazetesi muhabiri Cüneyt Hasçelik oldu. Cüneyt Hasçelik tırmanma sonrası duygularını dile getirdiği konuşmasında; “çok zor bir iş. Bu iş için; sağlam bir ciğer, güçlü kaslar ve çok dengeli bir kalp ritmi gerekiyor. Güvenlik halatları var ancak, yine de insan biraz ürküyor. AKUT gönüllülerinin işi zor. Bu gönüllü arkadaşların kıymetinin bilinmesi gerekiyor. Tek kuruş almadan, hiçbir menfaatleri olmadan hayat kurtarıyorlar. Dışarıdan bakıldığında kolay görünse de; AKUT Gönüllüleri çok zor işlerin üstesinden geliyor” ifadelerine yer verdi.HÜSAMETTİN EDEBALİ; VALLAHİ ÇOK ZOR !Tırmanma duvarını deneyimleyen İkinci gönüllü gazeteci ise Hüsamettin Edebali idi... Neşesi, kahkahaları ve espirileri ile tanınan Hüsamettin Edebali ise; “şaka ve eğlence olsun diye tırmandım ama... Vallahi de billahide, şu kısacık tırmanma alanı bile çok zor. Oyun gibi görünüyor ama, bu duvarın anormal bir yüksekliği ve anormal bir alçaklığı var. Üstelik biz burada çok kısa bir duvarı tırmanırken zorlandık. Gerçek hayattaki tırmanış şartlarını bir düşünürsek, AKUT ve tüm arama kurtarma ekiplerinin işi çok zor. Biz burada düz ve engebesiz bir duvara tırmandık. AKUT ekipleri ise; dağlık alanda, kayalarda, yamaçlarda, basacak ve tutunacak yer olmayan noktalarda bu tırmanışları yapıp, birde üstüne hayat kurtarıyorlar. Vallahi bu insanların emeği çok kıymetli. Tüm arama kurtarma ekiplerine hiç karşılık beklemeden gerçekleştirdikleri, gönüllü çalışmalar için teşekkür ediyor, ayrıca tebrik ediyorum. Bu çalışmalar her insanın yapabileceği işler değil” diye konuştu.
AKUT HAKKINDA1994 yılında Bolkar Dağlarında kaybolan 2 üniversite öğrencisinin 14 gün arandığı ve sonuçsuz kalan arama çalışmaları akabinde, dağları iyi bilen fakat arama-kurtarma konusunda bilgileri sınırlı olan bir grup dağcı bir araya gelerek 1995 yılında AKUT’u kurmuştur. Bu grup, aynı yıl AKUT ismi altında, Uludağ’da ilk kurtarma faaliyetini gerçekleştirdi. Dernek, 14 Mart 1996 yılında “AKUT Arama Kurtarma Derneği” adı altında resmî kuruluşunu tamamladı. TÜRKİYE’NİN İLK GÖNÜLLÜ ARAMA KURTARMA DERNEĞİTürkiye’nin ilk arama kurtarma derneği olan AKUT, dağlarda ve diğer zorlu doğa koşullarında doğru ve etkin arama-kurtarma faaliyetleri gerçekleştirme hedefiyle kurulmuş ve hızla gerekli eğitimleri alarak talep edildiği takdirde doğal afetlerde de ilgili resmî kurumlara yardımcı olabilir hale geldi. 1998 Adana-Ceyhan depreminde gösterdiği yararlılıklar nedeniyle, Bakanlar Kurulu kararıyla 19 Ocak 1999’da “Kamu Yararına Dernek” statüsü aldı.
Yüzde 100 gönüllülük esasıyla işleyişine devam eden AKUT, Türkiye'deki izin almadan yardım toplayabilen az sayıda kuruluştan biri olarak mali kaynağını bağışlardan sağlıyor. Bu sayede imkanlarını, teknik alt yapı ve ekipmanlarını iyileştirerek her geçen gün daha çok cana el uzatan AKUT Manisa Derneği ise 100 gönüllüsü ile 13 yıldır Manisa'da hizmet veriyor.KAHRAMANMARAŞ DEPREMİNDE 1 HAFTA GÖREV YAPTILARAKUT Manisa Ekip Lideri Kürşat Satıoğlu'nun yurtdışında olmasından dolayı katılamadığı toplantıda bir konuşma yapan AKUT Manisa Ekip Lider Yardımcısı Ümit Başkaplan yaptıkları çalışmaların tamamen gönüllülük esasına dayalı olduğunu ve çalışmaların mali kaynağının ise kendilerine yapılan bağışlarla karşılandığını söyledi. Manisa'da 13 yıldır hizmet verdiklerini ve birçok kurtarma çalışmasında ön saflarda yer aldıklarını kaydeden Başkaplan, "Şuan 100'e yakın gönüllümüz var. Çok sayıda operasyona katıldık. Kahramanmaraş depreminde 1 hafta görev yaptık. İzmir'de, Sabuncubeli'nde meydana gelen yangınlarda görev aldık. 13 yıldır buradayız ve operasyonlara katılıyoruz. Kendimizi tanıtmak amaçlı bir aradayız. Operasyonlar dışında seminerler vererek insanları afetlere karşı bilinçlendirmeye çalışıyoruz. Özel kuruluşlar olabilir, okullar olabilir. Özellikle bu bilinçlendirmeye ufak çocuklardan başlamak için okullarda seminerler veriyoruz. 112 gibi bir acil çağrı kodumuz yok ihtiyaç olduğunda 112 üzerinden bizlere ulaşılabiliyor. AKUT içerisinde herkesin yapabileceği bir görev mutlaka var. Herkes buraya gönül rahatlığı ile gelebilir. Herkesin katabileceği bir şeyler mutlaka vardır." dedi. MAHSUR KALAN HAYVANLARI DA KURTARIYORLARÇalışmalarında sadece insan değil çok sayıda mahsur kalan hayvanı da kurtardıklarını aktaran Başkaplan tüm bu çalışmaları kendilerine destek veren bağışçılar sayesinde ara vermeden devam ettirebildiklerini anlattı.
AKUT’UN LOJİSTİK MERKEZİNDE DE MALZEMELERİN TANITIMINI YAPTILARAçıklamasının ardından derneğin lojistik merkezinde de malzemelerin tanıtımını yapan Başkaplan şunları söyledi: "Bizim belirli bir düzenimiz var lojistik merkezimizde. Her şey bir düzen içinde. Bunun nedeni de herhangi bir operasyona giderken bir kargaşa yaşamamak. Bu malzemelerin hepsi bağışlarla gelen malzemeler. Bize gelen bağışlar, genel merkeze gelen bağışlar ve genel merkezden bize gelen bağışlarla tedarik edilen malzemelerle afetlere karşı hazırlıklı bir şekilde teyakkuz halinde bekliyoruz."EĞİTİMSİZ ASLA GÖREVE ÇIKMIYORLARArama ve kurtarma operasyonlarında eğitim almayan gönüllülerin görev almadığını kaydeden Başkaplan, “Biz, AKUT Arama Kurtarma Derneği olarak en hassas olduğumuz konu liyakat ve eğitimdir. Bugüne kadar görmüş olduğunuz ve bundan sonra - her ne kadar görmenizi istemesek de- hayatın bir gerçeği olan afet ve acil durumlarda görecek olduğunuz desteğimizi, tamamen eğitimlerini tamamlamış ve liyakatlı gönüllerle yürütmekteyiz. AKUT'da hiçbirimiz eğitimini tamamlamamış olduğumuz bir operasyona katılamayız. Bu konu, kendi iç yönetim sistemimiz tarafından da operasyon başlangıcı ve sonunda kontrol edilerek takibi yapılmaktadır. Ekip olarak çok sayıda görev almaktayız. Operasyonlarda ilk önce kendi can güvenliğimizi sağlayarak kurtarma işlemlerini gerçekleştiriyoruz. Bu zamana kadar ekibimizden ve AKUT genelinde böyle bir sorun yaşamadık. Manisa'da 100'e yakın gönüllü bulunuyor. İnsanlarımızı afetler konusunda bilinçlendirmeye çalışıyoruz. AKUT gönüllüsü olan herkesin ilk yardım sertifikası bulunuyor. Kendimiz de eğitimler veriyoruz. Eğitimlerimizi almayan gönüllülerimiz asla arama ve kurtarma operasyonlarına çıkmıyor” dedi. GAZETECİ CÜNEYT HASÇELİK TIRMANMA DUVARINI TECRÜBE ETTİAKUT gönüllüleri daha sonra; Manisa basınından gönüllü 2 gazeteciyi düz duvara tırmandırarak, hayat kurtarma çalışmalarında yaptıkları işin, ne kadar meşakkatli olduğunu gazetecilerinde tecrübe etmesini sağladı.Düz duvara tırmanma cesareti gösteren ilk gönüllü gazeteci, Manisa Manşet Gazetesi muhabiri Cüneyt Hasçelik oldu. Cüneyt Hasçelik tırmanma sonrası duygularını dile getirdiği konuşmasında; “çok zor bir iş. Bu iş için; sağlam bir ciğer, güçlü kaslar ve çok dengeli bir kalp ritmi gerekiyor. Güvenlik halatları var ancak, yine de insan biraz ürküyor. AKUT gönüllülerinin işi zor. Bu gönüllü arkadaşların kıymetinin bilinmesi gerekiyor. Tek kuruş almadan, hiçbir menfaatleri olmadan hayat kurtarıyorlar. Dışarıdan bakıldığında kolay görünse de; AKUT Gönüllüleri çok zor işlerin üstesinden geliyor” ifadelerine yer verdi.HÜSAMETTİN EDEBALİ; VALLAHİ ÇOK ZOR !Tırmanma duvarını deneyimleyen İkinci gönüllü gazeteci ise Hüsamettin Edebali idi... Neşesi, kahkahaları ve espirileri ile tanınan Hüsamettin Edebali ise; “şaka ve eğlence olsun diye tırmandım ama... Vallahi de billahide, şu kısacık tırmanma alanı bile çok zor. Oyun gibi görünüyor ama, bu duvarın anormal bir yüksekliği ve anormal bir alçaklığı var. Üstelik biz burada çok kısa bir duvarı tırmanırken zorlandık. Gerçek hayattaki tırmanış şartlarını bir düşünürsek, AKUT ve tüm arama kurtarma ekiplerinin işi çok zor. Biz burada düz ve engebesiz bir duvara tırmandık. AKUT ekipleri ise; dağlık alanda, kayalarda, yamaçlarda, basacak ve tutunacak yer olmayan noktalarda bu tırmanışları yapıp, birde üstüne hayat kurtarıyorlar. Vallahi bu insanların emeği çok kıymetli. Tüm arama kurtarma ekiplerine hiç karşılık beklemeden gerçekleştirdikleri, gönüllü çalışmalar için teşekkür ediyor, ayrıca tebrik ediyorum. Bu çalışmalar her insanın yapabileceği işler değil” diye konuştu.
AKUT HAKKINDA1994 yılında Bolkar Dağlarında kaybolan 2 üniversite öğrencisinin 14 gün arandığı ve sonuçsuz kalan arama çalışmaları akabinde, dağları iyi bilen fakat arama-kurtarma konusunda bilgileri sınırlı olan bir grup dağcı bir araya gelerek 1995 yılında AKUT’u kurmuştur. Bu grup, aynı yıl AKUT ismi altında, Uludağ’da ilk kurtarma faaliyetini gerçekleştirdi. Dernek, 14 Mart 1996 yılında “AKUT Arama Kurtarma Derneği” adı altında resmî kuruluşunu tamamladı. TÜRKİYE’NİN İLK GÖNÜLLÜ ARAMA KURTARMA DERNEĞİTürkiye’nin ilk arama kurtarma derneği olan AKUT, dağlarda ve diğer zorlu doğa koşullarında doğru ve etkin arama-kurtarma faaliyetleri gerçekleştirme hedefiyle kurulmuş ve hızla gerekli eğitimleri alarak talep edildiği takdirde doğal afetlerde de ilgili resmî kurumlara yardımcı olabilir hale geldi. 1998 Adana-Ceyhan depreminde gösterdiği yararlılıklar nedeniyle, Bakanlar Kurulu kararıyla 19 Ocak 1999’da “Kamu Yararına Dernek” statüsü aldı.